shape
    shape

    KAZAKİSTANI TANIYALIM

    KAZAKİSTANI TANIYALIM

    ALMATI

    Kazakistan'ın en gelişmiş ve en büyük şehri olan Almatı, doğal güzellikleri ve kozmopolit yapısı ile ön plana çıkmaktadır.

    Almatı’ya Nasıl Gidilir?

    Almatı'ya Türkistan'dan otobüs,tren ve uçak ile ulaşım sağlanabilmektedir.

    Otobüs ile Ulaşım:

    Otobüsler Türkistan'ın Intımak bölgesinde  bulunan otogardan hareket etmektedir. Otobüs yolculuğu yaklaşık 12 saat sürmekte ve bilet fiyatları 3500-4000 Kazak tengesi arasında değişmektedir.

    Tren ile Ulaşım:

    Kazakistan çok gelişmiş bir demiryolu ağına sahiptir. Türkistan şehri de bulunduğu konum  itibarıyla önemli bir demiryolu kavşağı durumundadır. Almatı'ya trenle seyahat özellikle kış aylarında tercih edilmektedir. Tren yolculuğu bilet alınan trenin türüne göre değişmekte olup yolculuk süresi 12 ile 18 saat arasında değişmektedir. Tren biletleri Kazakistan Demiryollarının internet sayfasından veya demiryolu biletleri satış ofislerinden alınabilmektedir.

    Uçak ile Ulaşım:

    Türkistan şehrinden Almatı'ya Türkistan Uluslararası Havalimanından uçak seferleri düzenlenmektedir. Ayrıca Türkistan'a yaklaşık 150 km. mesafede olan Çimkent Uluslararası Havalimanından da Almatı'ya havayolu ile ulaşmak mümkündür. Uçak biletleri havayolu şirketlerinin internet sayfalarından veya Türkistan'da bulunan bilet satış ofislerinden temin edilebilmektedir. Kazakistan genelinde genelde iç hat uçuşları için Scat Airlines, Air Astana ve FlyArystan firmaları tercih edilmektedir.

    Almatı Şehir Merkezine Ulaşım

    Almatı'da tren garları ile otogar şehir merkezine yakın bulunmaktadır. Buralardan şehir merkezine ulaşımda taksi ve otobüs tercih edilebilir. Otogar ve gar çıkışlarında pek çok taksi bulunmaktadır ancak Yandeks Taksi uygulaması kullanıldığı takdirde daha hesaplı ve güvenli bir şekilde yolculuk yapılmaktadır.  Havalimanından şehir merkezine taksiyle ulaşımın bedeli ortalama 2.500-4.000 Kazak tengesidir.

    Almatı Havalimanı, şehir merkezine yaklaşık 18 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Almatı Havalimanından şehir merkezine  otobüsler  ve taksi ile ulaşım sağlanabilmektedir. Havalimanından şehir merkezine, geliş terminali çıkışında bulunan duraktan hareket eden 79 ve 3 numaralı otobüslerle ulaşmak mümkündür. Otobüslerin bilet ücreti 80 Kazak tengesidir. 79 numaralı otobüs 05.00-22.30 saatleri arasında her 6 dakikada bir hareket etmektedir. 3 numaralı otobüs ise 22.00-06.00 saatleri arasında 45 dakikada bir hareket etmektedir. Havalimanı ile şehir merkezi arasındaki yolculuk yaklaşık 30 dakika sürmektedir.

    Şehir İçi  Ulaşım

    Almatı'da şehir içi ulaşım; otobüs, metro ve taksilerle sağlanmaktadır. Otobüs seferlerinin güzergah ve saatleri hakkında  www.alatransit.kz adresinden bilgi alınabilir. Metro ise 8 istasyondan oluşmakta olup 06.00 ile 24.00 saatleri arasında hizmet vermektedir.

    Gezilecek Yerler

    Almatı, şehir merkezine yakın pek çok doğal güzelliğin yanı sıra çok sayıda yeşil alan ve parka da ev sahipliği yapmaktadır.

    Kazakistan Cumhuriyeti Merkez Devlet Müzesi: Kazakistan Cumhuriyeti Merkez  Devlet Müzesi, Almatı’nın en çok ziyaret edilen müzesidir  ve tarih öncesi dönemlerden  modern Kazakistan’a kadar pek çok konuda ilgi çekici sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Müze, Orta Asya'nın en büyük müzelerinden biridir ve 9.30-17.30 saatleri arasında ziyaretçilere açıktır.

    Kök Bazar (Yeşil Pazar): Almatı'da Zenkov Caddesindeki Kök Bazar, Almatı'nın bir simgesi ve aynı zamanda bir turizm merkezidir. Yüz yıldan daha eski bir geçmişi olan bu pazar, gıda ürünlerinden giyim ve mobilyaya kadar varan geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Modern dokunuşlu otantik bir çarşı diyebileceğimiz Kök Bazar, adeta Kazakistan'ın ticaret kültürüne özgü bir müze gibidir.

    Medeu:  Medeu, Almatı yakınlarında, deniz seviyesinden 1691 metre  yükseklikte bulunan bir spor kompleksidir.  Aynı zamanda dünyanın en yüksek rakımlı buz pisti unvanını da taşımaktadır. Alatau Dağları ile çevrili olan Medeu, güzel manzarası ve hoş atmosferi ile ziyaretçileri kendine çekmektedir.

    Shymbulak Kayak Merkezi:  Şehir merkezinden 30 dakika uzaklıktaki Shymbulak  Kayak Merkezi yaz ve kış mevsimlerinde ziyaretçi çekmektedir. Tüm Kazakistan genelinde popüler bir tatil noktası olan Shymbulak, aynı zamanda yılın her döneminde pek çok yabancı ziyaretçiyi de ağırlamaktadır.  

    Panfilov Parkı:  Halk arasında 28 Panfilov Muhafızları Parkı  olarak da bilinen park , Almatı'da Zenkov Katedrali'ni çevreleyen alanda bulunan bir şehir parkıdır. İkinci Dünya Savaşı sırasında Moskova'yı Alman işgalinden korurken hayatını kaybeden Alma-Ata Piyade birliğinin 28 askerine adanmış ve ismini buradan almıştır. Grup adını, ağır kayıplara rağmen, Almanların Moskova'ya ilerlemesini önemli ölçüde geciktirmeyi başaran ve böylece şehrin savunmasına zaman kazandıran komutan olan Ivan Panfilov'dan almıştır. Parkın içerisinde, savaşta hayatını kaybeden Sovyet askerlerine adanmış bir heykel ve heykelin önünde onların hatırasını yaşatmak için sürekli yanmakta olan bir ateş bulunmaktadır.

    Zenkov Katedrali :    Kazakistan'ın Almatı kentindeki Panfilov Parkı'nda bulunan bir Rus Ortodoks katedralidir. 1907 yılında tamamlanan katedral ahşaptan ve hiç çivi kullanılmadan inşa edilmiştir. Yüksekliği 56 metre olan katedral, dünyanın en yüksek ikinci ahşap binası olarak bilinmektedir. Renkli dış görünüşü ile dikkat çeken Zenkov Katedrali, ibadet saatleri dışında ziyarete açıktır.

     

    ALTIN EMEL MİLLİ PARKI

    Altın Emel Milli Parkı, Kazakistan'ın Almatı Eyaleti'nde yer alan bir milli parktır. 1996 yılında kurulmuştur. Altın Emel Milli Parkı Kazakistan'ın en büyük milli parklarından biri olup içerisinde kum tepeleri, mezar höyükleri ve antik kaya oymaları bulunmaktadır. Parkın en dikkat çekici yanlarından biri kum tepeleridir. Buradaki kumlardan çıkan ses nedeniyle bu bölgeye "Şan Kumulları" denilmektedir.

    Almatı'ya 245 km uzaklıkta bulunan bu milli parkın içerisinden geçen 300 km uzunluğundaki yol, ziyaretçilerine çöller, nehir vadileri ve geniş bozkırlardan oluşan muhteşem tabiat manzaraları sunmaktadır. Altın Emel Milli Parkı, Almatı'ya uzak bir mesafede ve çok büyük olduğu için bir tur acentesinden tur satın alınıp, rehber eşliğinde gezilmesi daha uygun olacaktır.

     

    ALZHIR MÜZESİ

    Stalin döneminin baskı ve şiddet dolu olan acımasız rejimi pek çok masum insanı vatan hainliği gerekçesiyle hapsetmiş ve insanlık dışı yöntemlerle ortadan kaldırmıştır.  Bu dönemde bir kişinin vatan hainliği suçlaması ile ceza alması, aynı zamanda aile bireylerinin de cezalandırılması anlamına geliyordu. Bundan dolayı pek çok masum kadın ve çocuk zorla toplama kamplarına sürülmüştür. Günümüzde Kazakistan'ın Akmola Eyaleti'nde, o karanlık dönemden kalan bir çalışma kampı bulunmaktadır. ALZHIR olarak bilinen bu kampta binlerce kadın ve çocuğun yanı sıra bebekler bile hapsedilmiştir.

    ALZHIR adı "Vatan Hainlerinin Eşleri için Akmola Toplama Kampı"nın Rusça kısaltmasıdır. Kamptan geriye kalanlar günümüzde müzeye çevrilmiş olup bu müze, Stalin dönemindeki siyasal baskı ve totaliter rejimin kurbanlarına adanmıştır. ALZHIR Müzesi, başkent Nur-Sultan'a yaklaşık 43 km uzaklıkta yer almaktadır.

     

    ATIRAU

    Hazar Denizinin kıyısında ve Ural Nehri'nin deltasında yer alan Atırau, Kazakistan'ın ana liman şehridir. Atırau şehri, yaklaşık 20 metre deniz seviyesinin altında yer almaktadır. Şehrin ortasından Ural Nehri geçmektedir. Ural Nehri Avrupa ve Asya arasındaki sınır olarak kabul edildiği için hem Asya hem de Avrupa'da yer alan bir kenttir. Atırau şehri, Atırau Eyaleti'nin başkentidir ve eyaletin en büyük şehridir. Şehirde, balıkçılık ve petrokimya sanayisi oldukça gelişmiştir. Atırau'da Kazakistan'ın önemli petrol yatakları bulunmaktadır ve bundan dolayı Kazakistan ekonomisi adına önemli bir yere sahiptir.

    Atırau'ya Ulaşım: Atırau'ya İstanbul'dan direkt uçuşlar mevcuttur. Türkistan ve Çimkent Havalimanlarından da Atırau'ya iç hat seferleri bulunmaktadır. Gerekli bilgilere havayollarının internet sitelerinden ulaşılabilir. Atırau Havalimanı şehir merkezine 10 km mesafede yer almaktadır.

     

    BURABAY MİLLİ PARKI

    Burabay Milli Parkı, Kazakistan'ın Akmola Eyaleti'ndeki Burabay adlı bölgede bulunan bir tabiat parkıdır. Bölgede doğal alanın korunması maksadıyla ilk adımların 1898 yılında atıldığı ve o günden bu yana ulusal öneme sahip bir doğal alan kabul edildiği için bozulmamış doğasıyla ziyaretçilerini oldukça etkilemektedir. Nesli tükenmekte olduğu için koruma altındaki pek çok türe ev sahipliği yapan Burabay Milli Parkı'nı ziyaret etmek için yılın en uygun zamanı, Nisan ile Eylül ayları arasıdır.

    Park içerisinde dağlar ve yaprak dökmeyen ormanlarla çevrili 14 tane  göl vardır. Park içerisinde doğa yürüyüşü, tırmanma, göllerde yüzme, tekne gezisi ve diğer açık hava etkinlikleri yapılabilmektedir. Göçebe kültürünü daha yakından tanımak için yurt köyü olan bir turizm merkezini ve Botai-Burabay Müzesi de ziyaret edilebilir.  Burabay Milli Parkına başkent Nur-Sultan'dan otobüs veya taksi ile ulaşım mümkündür. Turistik bir yer olması sebebiyle bölgede konaklama seçenekleri oldukça zengin olup Nur-Sultan'daki seyahat acentelerinden  konaklama ve ulaşım dahil turlara katılım çokça tercih edilmektedir.

     

    BÜYÜK ALMATI GÖLÜ

    Almatı'dan 15 km  uzaklıkta bulunan Büyük Almatı Gölü, şehrin sakinlerinin ve turistlerin gözde yerlerinden biridir. Deprem sonucu oluşan bu göl 30-40 metre derinliğe sahiptir. Etkileyici manzarası ile dikkat çeken gölün rengi, yılın zamanına ve hatta günün saatine bağlı olarak güzel havalarda turkuaz mavisine,  yağmurlu havalarda ise gri renge dönüşmektedir.

    Büyük Almatı Gölü şehrin içme suyu kaynaklarından biri olduğu için kıyı şeridine yaklaşmak ve göle girmek yasaktır. Almatı'dan buraya taksiler veya kiralanan minibüslerle ulaşmak mümkündür. Büyük Almatı Gölü'ne giderken yükseklik farkı sebebiyle sıcaklığın Almatı'dan daha düşük olacağı unutulmamalıdır. Gidilen döneme göre göl çevresinde açık kafe ve büfeler bulmak mümkündür.

    ÇARIN KANYONU

    Çarın Kanyonu, Almatı'ya 200 km uzaklıkta yer alan ve dünyanın en büyük ikinci kanyonu olarak bilinen bir doğa harikasıdır. Etkileyici manzarası ile turistleri cezbeden bölgede pek çok nesli tükenmekte olan tür de yaşamaktadır. Uzunluğu 90 km olan kanyonun yaklaşık 3 km uzunluğundaki kaleler bölgesini araçla, atla veya yaya olarak gezmek mümkündür.

    Almatı şehrinden bölgeye giden yollar özel araçla ulaşım için uygun olmakla beraber, Almatı'daki herhangi bir seyahat acentesinden alınacak turlar ile ulaşım daha uygun olacaktır. Turların fiyatları ise sunulan hizmete bağlı olarak kişi başı 5.000 Kazak tengesi ile 10.000 Kazak tengesi arasında değişiklik göstermektedir.

     

    ÇİMKENT

    Çimkent, Kazakistan'ın en büyük 3. şehri ve Türkistan Eyaleti yakınında bulunan en büyük şehirdir. Türkistan şehrine 150 km mesafede bulunan Çimkent, Kazakistan'ın en önemli megakentlerinden birisidir. Eski çağlardan beri Büyük İpek Yolu üzerinde gelişen bir şehir olarak bilinen Çimkent, günümüzde ticaretin ve sosyal faaliyetlerin yoğun olarak yaşandığı bir şehir görünümündedir. Kazakistan'ın diğer bölgelerine göre daha yumuşak bir iklim koşuluna sahiptir. Adeta bozkırın üzerindeki bir vaha görünümüne sahip olan şehirde, çok sayıda büyük park ve zengin menülere sahip yerel lezzetlerin tadılabileceği restoran bulunmaktadır. Türkistan'dan Çimkent'e taksiler veya minibüslerle ulaşmak mümkündür. Türkistan pazarından ve otogardan hareket eden minibüslerde yolculuk ücreti 1200 Kazak tengesi olup taksi ile gidildiği takdirde bir kişilik ücret 2000-3000 Kazak tengesi arasında değişmektedir.

    Çimkent'te gidilebilecek yerler:

    Dendro Park: Şehir hayatının karmaşasından uzaklaşıp doğayla iç içe olmak için son derece uygun olan Dendro Park, 1979 yılında açılmıştır. O günden bugüne de içerisinde bir göletin ve yürüyüş yollarının bulunduğu park, şehir sakinlerinin sıklıkla ziyaret ettiği uğrak yerlerden biri konumundadır. Parka giriş ücretli olup giriş ücreti 200 Kazak tengesidir.

    Baydibek Bi Anıtı : Çimkent'in kuzey kesiminde bulunan Baidibek Bi Anıtı, ülkenin en yüksek anıtıdır. Baidibek Karashauly, Kazakistan'ın önemli bir tarihi şahsiyetidir. Heykelin kaidesi ile birlikte yüksekliği 23 metre olup heykelin kendisi 10 metre yüksekliğindedir. Kazakistan tarihinde bilgeliği, dürüstlüğü ve hitabet becerileri ile ünlü olan Baydibek Bi, bu anıtta kolları gökyüzüne uzatılmış, saf düşünceleri ve dürüstlüğü vurgular şekilde tasvir edilmiştir.

    Jer Ana Anıtı ve Kazakistan Cumhuriyeti Bağımsızlık Parkı : Çimkent'in merkezinde yer alan Ordabasy Meydanı 18. yüzyılda üç cüzün birleşmesi için anlaşma imzaladığı yerdir. Günümüzde bu alana 34 metre yüksekliğinde Jer Ana Anıtı dikilmiştir. Anıtın tepesinde Toprak Ana'yı simgeleyen bir kadın figürü bulunmaktadır. Jer Ana Anıtı'nın hemen arkasında ise Kazakistan Cumhuriyeti Bağımsızlık Parkı bulunmaktadır. Ziyaretçilerine, Kazakistan tarihinin dönüm noktalarını ve önemli şahsiyetlerini tanıtacak şekilde düzenlenmiş olan park, Çimkent'in uğrak mekanlarındandır.

    Sayram: Sayram, Maveraünnehir bölgesindeki en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Sayram, doğuyla batıyı birbirine bağlayan İpek Yolu üzerindeki önemli şehirlerden birisiydi. Sayram, Kazakistan'da inanç turizmi açısından oldukça önemli bir yerdir. Sayram'da bulunan İbrahim Ata(Hoca Ahmed Yesevi'nin babası) ve Karaşaş Ana Türbeleri çok sayıda ziyaretçi çekmektedir. Başka şehirlerden Türkistan'daki Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'ni ziyarete gelenler bu türbeleri de muhakkak ziyaret etmektedirler.

    İbrahim Ata Türbesi: Sayram'ın kuzeybatı kısmında Aksu köyüne giden yol üzerinde yer almaktadır. Hoca Ahmed Yesevi'nin babası olan Şeyh İbrahim'in kabri üzerine inşa edilmiştir. Orta Çağ'da inşa edilmiş kubbeli türbelerin en eski örneklerinden birisidir.

    Karaşaş Ana Türbesi: Karaşaş Ana Türbesi, Sayram'ın merkezinde yer almaktadır. Karaşaş Ana'nın gerçek adı Aisha-Bibi'dir. Hoca Ahmed Yesevi'nin annesidir.

    Boralday Petroglifleri: Çimkent'in 70 km kuzeyinde, Boralday Nehri yakınlarında, Bronz ve Demir çağlarından kalma bir dizi petroglifler vardır. Bu kaya resimlerinde dağ keçileri, geyikler, atlar, av sahneleri ve tamgalar bulunmaktadır.

    Ak Meşit Mağarası:  Ak Meşit Mağarası, Çimkent'in 80 km kuzeyinde yer almaktadır. 150 metre uzunluğunda, 65 metre genişliğinde ve 30 metre yüksekliğinde bir mağaradır. Mağaranın içerisinde hava sıcaklığı yaz kış 9-15 derece arasında kalmaktadır. Mağaranın içerisinde dut ağaçlarından oluşan bir koru da bulunmaktadır.

     

    İNDER GÖLÜ

    İnder Gölü, Atyrau Eyaleti'ndeki en büyük göldür. Bu göle  Kazakça "Tuzlu Göl" anlamına gelen Tuzdyköl de denmektedir. Atyrau şehrine 180 km uzaklıktadır. Göl, nehirlerden değil, yer altı tuzlu su kaynakları ile ilkbahar yağmurları ile beslenir. Yaz aylarında cilt hastalıklarına iyi geldiğine inanılan çamur banyoları için turistlerin odak noktasıdır. Göl, çok sığ olduğu için yüzmeye uygun değildir. Ancak bembeyaz tuz kaplı yüzeyi ile çok etkileyici bir manzaraya sahip olduğundan oldukça ziyaretçi çekmektedir.

    Ulaşım: Göle ulaşan yollar özel araç ile gitmeye uygun olup turlar aracılığıyla da ziyaret edilebilir.

     

    KARAGANDA

    Karaganda şehri, Karaganda Eyaleti'nin merkezidir. Karaganda şehri, adını şehrin bulunduğu bölgede yetişen ve çalımsı bir bitki olan "Caragana arborescens"ten almaktadır. Nüfus bakımından Kazakistan'ın beşinci büyük şehridir.  1856'da yerleşime açılan kentte, yakınlardaki bakır işletmesinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla küçük çaplı bir kömür madenciliği yapılmaya başlanmıştır. Madencilik 1920'li yıllarda bırakılmıştır. 1931'de demiryolu hatlarının yapımının tamamlanması ve Urallar'daki sanayi işletmelerinin ihtiyaçlarını karşılayacak kömür havzalarından biri olarak ilan edilmesi üzerine, yeniden önem kazanmıştır. Günümüzde de madencilik şehir ekonomisinde önemli bir yere sahiptir.

    Ulaşım : Karaganda, Kazakistan'ın demir ve karayolu ağları içerisinde merkezi bir konumdadır. Karaganda'da bulunan Sary-Arka Havalimanı şehir merkezine 23 km uzaklıktadır.

    Karaganda Eyaleti'ndeki ziyaret edilebilecek yerler:

    KARLAG Müzesi: Sovyetler Birliği döneminde siyasi suçluların hızla soruşturulması, kovuşturulması ve toplumdan soyutlanması için GULAG adında bir tür yargı ve infaz sistemi oluşturulmuştur. Zaman içinde Sovyetler Birliği'nin birçok yerinde çok sayıda çalışma kampı açılmıştır. KARLAG da Sovyetler Birliği döneminde GULAG olarak bilinen çalışma kamplarından bir tanesidir. Günümüzde müze olan bu kamp, Karaganda şehrine 43 km uzaklıktadır. Müzede, işkence hücreleri ve ceza hücreleri de dahil olmak üzere mahkumlara ait fotoğraflar, mektuplar ve mahkumların bazı kişisel eşyaları sergilenmektedir.

    Cuci Han'ın Mezarı: Cuci, Cengiz Han'ın en büyük oğludur. 1227 yılında hayatını kaybeden Cuci'nin mezarı, Karaganda Eyaleti'ndeki Jezkazgan'a 50 km mesafededir. Dikdörtgen yapıda olan ve bir kubbe ile üzeri örtülü bulunan anıt mezar, Orta Çağ mimarisinin önemli anıtlarından biridir.

    Terekti Aulie Yolu: Burası, bronz çağında yapılmış kaya oymalarının bulunduğu Jezkazgan'a 80 km mesafade bir bölgedir. Kaya oymalarının, Bronz Çağı ile Orta Çağ arasında yapıldığı varsayılmaktadır. Bu oymalarda; at, deve, boğa, oğlak, geyik resimleri, güneş sembolleri ve av sahneleri bulunmaktadır. Bölgenin batısında 9. ve 12. yüzyıllara ait mezarlar da yer almaktadır.

     

    KIZILORDA

    Kızılorda Eyaleti, Kazakistan'ın güney kesiminde yer almaktadır. Başkenti Kızılorda şehridir. Kızılorda Eyaleti'nde en dikkat çekici yerlerden birisi Baykonur Uzay Üssü'dür. Uzay çalışmaları tarihinin birçok önemli uçuşu Baykonur Uzay Üssü'nden yapılmıştır. 1955'te kurulmuş olan üs, günümüzde de faaliyet göstermektedir. Baykonur Uzay Üssü, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Kazakistan topraklarında kalmış ve  Rusya tarafından 2050 yılına kadar kiralanmıştır. Baykonur Uzay Üssü'ne girişler katı izinlere tabidir. İzinsiz ve gruplar harici ziyaretler mümkün değildir. Tur acenteleri tarafından uzay üssüne 2-3 günlük turlar düzenlenmektedir. Bu turlarda uzay üssünün faaliyetleri tanıtılmakta ve turun zamanına göre uzaya roket fırlatılması anını görmek de mümkün olmaktadır. Turların fiyatı alınan hizmete göre kişi başı 30 bin ile 50 bin Kazak tengesi arasında değişmektedir.

    Kızılorda Eyaleti'ndeki görülmesi gereken yerlerden birisi de Aral Gölü'dür. Aral Gölü, doğaya müdahale edersek neler olabileceğinin üzücü bir hatırlatıcısı gibi karşımızda durmaktadır. Sovyetler Birliği dönemindeki tarım politikaları sonucu gölü besleyen ırmak yataklarının değiştirilmesi sonucu kurumaya başlayan Aral Gölü, eski günlerinden oldukça uzaktadır. Kuruyarak yok olma aşamasına gelen göl havzası, yüzyılın en büyük çevre felaketlerinden birini yaşamıştır. Günümüzde gölün kurumuş kısımlarında görülen gemi enkazları, ziyaretçiler için çarpıcı manzaralar oluşturmaktadır. Günümüzde Aral Gölü'nü kurtarmak için çalışmalar yapılsa da göl halen eski boyutlarından oldukça uzaktadır.

    Kızılorda Eyaleti'nde görülmesi gereken en önemli yer Korkut Ata Anıtı'dır. Türkistan şehrinden 470 km uzaklıkta E-38 karayolu üzerindedir. Anıt, betonarme olarak yapılmış dört dikey stelden oluşmaktadır. Yüksekliği yaklaşık 8 metredir. Stellerin genişleyen üst kısımlarında 40 borudan oluşan metal bir org bulunmaktadır. Rüzgar esintisiyle bu orglar, kobyz sesine benzer sesler çıkarmaktadır. Anıtın çevre düzenlemesi oldukça etkileyici yapılmış olup anıtın girişinde Dede Korkut Müze'si yer almaktadır.

     

    KORGALJIN DOĞA KORUMA ALANI

    Korgaljın Doğa Koruma Alanı(Korgalzhyn olarak da yazılmaktadır), UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Burada yuva yapan flamingolar dünyanın her yerinden kuş gözlemcilerinin ilgisini çekmektedir. Büyük bir  flamingo popülasyonunun burada yuva yapması nedeniyle  kuş gözlem turları oldukça popülerdir. Kuşları gözlemlemek için en iyi zaman, yuvalama mevsimi olan ilkbahar ve kuşların daha sıcak iklimlere göç etmek için büyük sürüler halinde toplandıkları sonbahardır. Korgaljyn  Doğa Koruma Alanı kış aylarında balıkçılık için rağbet görmektedir. Balıkçıların buzda delikler açarak avlanması balıkların oksijensizlikten ölmesini engellediği için kışın balık avlanmasına izin verilmektedir.

    Korgalzyn Doğa Koruma Alanı, başkent Nur-Sultan'dan 130 km uzaklıkta yer almaktadır. Buraya özel araçla gelinebileceği gibi tur aracılığıyla gelmek de mümkündür. Turlar, Nur-Sultan'daki seyahat acenteleri ve Kazakistan Biyoçeşitliliği Koruma Derneği tarafından düzenlenmektedir.

     

    KOLSAY GÖLLERİ MİLLİ PARKI

    Kölsay Gölleri Milli Parkı, Kazakistan'ın güneydoğusunda yer alan Tanrı Dağları'nın kuzey yamaçlarında bulunan bir milli parktır. Milli Park, Almatı'dan yaklaşık 120 km mesafede yer almaktadır. Parkın sınırları içerisinde Aşağı Kölsay Gölü, Orta Kölsay Gölü, Yukarı Kölsay Gölü ve Kaindy Gölü yer almaktadır.

    Aşağı Kölsay Gölü: Toprak kaymalarıyla oluşmuş doğal bir dağ gölüdür. Aşağı Kölsay Gölü yaklaşık 1 km uzunluğunda, 400 m genişliğinde ve 80 m derinliğindedir. Karayolu ile erişilebilir konumda olup çevresinde konuk evleri ve kamp alanları mevcuttur.

    Orta Kölsay Gölü: Aşağı Kölsay Gölü'nün beş kilometre yukarısında yer alan göl, Kölsay Gölleri arasındaki en büyük göldür ve 50 metre derinliğe kadar ulaşmaktadır.

    Yukarı Kölsay Gölü: Orta Kölsay Gölü'nün altı kilometre yukarısında yer alan gölün etrafı çam ağaçları ve çayırlarla çevrilidir. Kırgızistan'a yaklaşık  6 km uzaklıktadır.

    Kaindy Gölü:  Kölsay Gölleri'nin 11 km doğusunda yer alan Kaindy Gölü, Chilik Nehri kıyısında yer almaktadır. Göl, pürüzsüz yansıması, turkuaz rengi ve sudan yükselen ölü ladin ağacı gövdeleriyle bilinir. 1911 yılında bir depremin sebep olduğu toprak kayması sonucunda meydana gelmiştir.

    Kölsay Gölleri Milli Parkı, bozulmamış doğası ile Kazakistan'da oldukça rağbet gören bir turizm merkezidir. Bölgeyi ziyaret için en uygun dönemler, Nisan ve Eylül ayları arasıdır. Bölgeye ulaşan yol şartlarının zorlu olması sebebiyle özel araçla ulaşım yerine turların tercih edilmesi daha doğru olacaktır. Almatı'da bulunun turizm acentelerinin düzenlediği günübirlik turlar ile seyahat tercih edilebilir.

     

    MANGISYAV

    Kazakistan'ın  güneybatısında yer almakta ve Mangışlak Yarımadası'nı  içine almaktadır. Eyalet 165.600 km² yüzölçümüne sahiptir.  Mangıstav Eyaleti'nin başkenti Aktau şehridir. 1961' de bölge uranyum yataklarının keşfedilmesinden sonra Aktau şehri kurulmuştur. 1964'ten 1991'e kadar "Shevchencko" adıyla anılan şehir, 1991'de Aktau olarak yeniden adlandırılmıştır. Mangıstav Eyaleti'nde en büyük iş kolları madencilik ve petrol endüstrisidir.

    Mangıstav Eyaletinde gidilmesi gereken yerler:

    Bozjyra: Bazen Boszhira olarak yazılan Bozjyra, Mangıstav Eyaleti'nin sembolüdür. Bozjyra, Ustyurt Platosunda bulunan muhteşem bir aşınma ve erozyon oluşumudur. Bu bölgede çöller ve 200 metreden yüksek kireçtaşı tepeleri bulunmaktadır. Mezozoik Çağ'da bu alanın Tetis Okyanusu ile kaplı olması sebebiyle burada birçok fosilleşmiş canlılara rastlamak mümkündür.

    Sherkala Dağı: Sherkala Dağı, kireçtaşı ve kireçli kayalardan oluşan arazinin zaman içerisinde aşınması sonucu meydana gelmiş bir dağdır. Şeklinin yurt şeklindeki çadırlara benzemesi sebebiyle ilgi çekmektedir.

    Sultan Epe Nekropolü: Sultan Epe Kazakistan tarihinde denizcilerin savunucusu olarak anılan bir şahsiyettir. Sultan Epe Nekropolü, bir yer altı camii, çok sayıda anıt ve antik yerleşimlerin de bulunduğu kompleksin bir parçasıdır.

    Shakpak Ata Mağara Camii: Shakpak Ata rivayetlere göre hastalıkları tedavi ettiğine inanılan bir şahsiyettir. Onun adını taşıyan bu camii kireçtaşı kayalarının içerisine oyulmuştur. Birkaç bölümden oluşan caminin duvarları kaya oymaları ile bezelidir. Sıra dışı yapısı sebebiyle Shakpak Ata camii pek çok ziyaretçi çekmektedir.

     

    NUR-SULTAN

    Nur-Sultan ya da eski adıyla Astana, Kazakistan'ın başkenti ve ikinci büyük şehridir. Dünyanın en yeni başkenti olan Nur-Sultan, sadece idari bir merkez olarak değil, aynı zamanda bir kültür ve sanat şehri olarak da planlanmıştır. Şehir, ortasından geçen İşim Nehri(Esil Nehri olarak da bilinir) tarafından ikiye bölünmekte olup bölünen kısımlar sağ yaka ile sol yaka şeklinde adlandırılmaktadır. Nur-Sultan'ın geniş caddeleri ve sıra dışı binalarından oluşan merkezi, İşim Nehri'nin sol yakasına sıfırdan inşa edilmiştir. Nehrin sağ yakasında kalan kısım ise diğer kısma göre daha sakin atmosferiyle geçmişin izlerini korumaktadır.

    Nur-Sultan'ın sol yakasında şehrin dünyaca tanınmış manzaraları bulunmaktadır:

    Bayterek Kulesi: Efsanevi bir hayat ağacı ve sihirli bir kuş olan Samruk hakkında bir efsaneyi temsil eden yapı, 97 metre yüksekliğindedir ve en üst noktasında şehrin tüm  manzarasını ayaklar altına seren bir seyir terası bulunmaktadır.

    Khan Shatyr (Han Çadırı) : Dünyanın çadır şeklindeki en büyük binası olan Khan Shatyr, içerisinde restoranlar, eğlence merkezleri ve kapalı bir plaj da bulunan bir alışveriş merkezidir.

    Nur Alem Müzesi: 2017 yılında düzenlenen EXPO fuarı için inşa edilen bu yapı ilginç mimarisi ile dikkat çekmekte olup her katı farklı bir enerji kaynağını gösteren Nur Alem Müzesi adıyla hizmet vermektedir.

    Barış ve Uzlaşma Sarayı: Piramit şeklinde inşa edilen ve içerisinde konferans salonu, konser salonu ve sanat galerisi bulunan bu yapı, değişik kültürlerin ve çeşitli milletlerin barış ve uyum içerisinde bir arada yaşadığı Kazakistan'ın özünü ifade etmektedir.

    Kazakistan Cumhuriyeti Ulusal Müzesi: Orta Asya'nın en büyük ve en yeni müzesi olan bu müze, Kazakistan'ın İlk Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev adına inşa edilmiştir. Uluslararası standartlardaki teknik donanımıyla dikkat çeken müze, çok sayıda medya ekranı, hologramlar ve diğer sergi teknolojileri ile ziyaretçilerini etkilemektedir.

    Hazret Sultan Camii : Orta Asya'daki en büyük cami olarak bilinen Hazret Sultan Camii, 2012 yılında inşa edilmiştir. Etkileyici mimarisi ile dikkat çeken Hazret Sultan Camii, adını Türk mutassavıf ve şair Hoca Ahmed Yesevi'den almaktadır.

    İşim Nehri: Nur-Sultan'ı ikiye bölen nehrin kıyıları, şehir halkı için parklar ve yürüyüş yollarından oluşan kamusal alanlar olarak düzenlenmiştir. Havanın uygun olduğu dönemlerde nehir boyunca tekne turları yapılmakta olup şehri farklı bir açıdan görme imkanı vermektedir.

     

    ÖSKEMEN

    Öskemen şehri, Doğu Kazakistan Eyaleti'nin başkentidir. Yaklaşık 330 bin nüfusa sahiptir. Şehrin ekonomisi madencilik ve maden işleme endüstrisine dayalıdır. Ulba Nehri ile İrtiş Nehri'nin buluştuğu yerde bulunan Öskemen; dağları, ormanları ve gölleri ile ülkenin en güzel noktalarından biridir. Öskemen'e seyahat ederken genellikle hava yolu tercih edilmektedir. Öskemen Havalimanı şehre 13 km mesafede bulunmaktadır.

    Öskemen'e gelindiğinde görülmesi gereken noktalar:

    Batı Altay Doğa Koruma Alanı: 1992 yılında kurulan Batı Altay Doğa Koruma Alanı, Öskemen'e 128 km mesafedeki  Ridder kasabasının doğusunda yer almaktadır. Bu bölge yaprak döken ormanlar, dağ çayırları, tayga ve tundralardan oluşmaktadır. Aynı zamanda marallara, geyiklere, karacalara, altın kartallara, şahinlere ve kara leyleklere de ev sahipliği yapmaktadır.

    Markakol Gölü : Markakol Gölü, Doğu Kazakistan'da bir göldür ve özellikle gün batımı ile doğumunda sahip olduğu etkileyici görüntüsüyle bilinmektedir. Kristal berraklığında suyu ve etrafında 700'den fazla bitki türünün yetiştiği çayırlar, dağlar, taygalar bulunmaktadır. Kış aylarında iklim şartları sebebiyle ulaşım pek mümkün olmamaktadır. Ancak yaz aylarında havası ılık ve güneşli olduğu için bu aylarda ziyaret edilmesi uygun olacaktır. Öskemen şehrine 450 km mesafede bulunmaktadır. Mesafenin uzunluğu ve yol şartları göz önüne alındığında tur ile gezilmesi tavsiye edilmektedir.

    Katon-Karagay Milli Parkı: 2001 yılında kurulan Katon-Karagay Milli Parkı, Kazakistan'ın en büyük doğa koruma alanıdır. 640 bin hektardan fazla alanı kaplamaktadır.  Katon-Karagay Milli Parkı'nda nesli tükenmekte olan hayvanlar da dahil olmak üzere birçok hayvan türü yaşamaktadır. Katon-Karagay Milli Parkı, Öskemen'e 338 km mesafede bulunmaktadır.

     

    SEMEY

    Semey, Doğu Kazakistan Eyaleti'nin kuzeydoğusunda, Sibirya sınırı yakınında, Öskemen'e 250 km mesafede İrtiş Nehri boyunca yer alan bir şehirdir. Bölgede ilk yerleşim, 1718'de Rusların İrtiş Irmağı kıyısına bir kale inşa etmesiyle başlamıştır. Semey eskiden Semipalatinsk adıyla anılmaktaydı. Bu adını civarda bulunan Budist manastırı kalıntılarından almıştır. Önceleri kale etrafındaki küçük bir yerleşim olan Semey, Türkistan-Sibirya demiryolunun yapımıyla Orta Asya ve Sibirya arasındaki ticarette önemli bir kent haline gelmiştir.  Semey, Kazakistan tarihinde önemli vakalara tanıklık etmiş bir şehirdir. Semey, 1917'de kurulan Alaş Orda Cumhuriyeti'nin başkenti olmuş ve şehrin adı o dönem Alaş-kala olarak anılmıştır. 1949'da şehrin 150 km batısındaki bir bölgede, Sovyet Atom Bombası Programı için poligon inşa edilmiştir. Semipalatinsk Nükleer Test Poligonu'nda  1949-1989 yılları arasında 456 nükleer deneme yapılmıştır. Bunların 350'si yer altında ve 116'sı yer yüzünde gerçekleştirilmiştir. Semey şehri, Abay Kunanbayev ve Shakarim Kudaiberdiev gibi Kazak aydınlarının doğum yeridir. Ayrıca Rus yazar F. Dostoyevski de sürgün yıllarını burada geçirmiştir.

    Semey'e gelindiğinde görülmesi gereken yerler:

    Semipalatinsk Nükleer Test Poligonu: Semey'de bulunan Semipalatinsk Nükleer Test Poligonu, 1991 yılına kadar Sovyet Birliği'nin ana nükleer test ve araştırma merkeziydi. Kullanımda olduğu süre içerisinde 456 test yapılan poligon aynı zamanda dünyadaki ziyaret edilebilen tek nükleer test sahasıdır. Ziyaret edilirken özel koruyucu ekipman ve rehber gerektiği için turlar aracılığıyla ziyaret edilmektedir.

    Abay Müzesi : Abay Kunanbayev, Kazak halkının en önemli fikir adamlarından ve yazarlarından biridir. Abay Müzesi, Abay'ın mirasını gelecek kuşaklara aktarmak ve tanıtmak maksadıyla kurulmuştur. Şehir merkezinde yer alan Abay Müzesi, hafta içi her gün 10.00-18.00  saatleri arasında hizmet vermektedir.

    Dostoyevski Müzesi: Rus yazar F. Dostoyevski, sürgün yıllarının bir bölümünü Semey'de geçirmiştir. Sürgün yıllarında kalmış olduğu ev, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Müzede yazarın pek çok mektubu ile kişisel eşyalarından bazıları sergilenmektedir. Şehir merkezinde yer alan Dostoyevski Müzesi, hafta içi her gün 10.00-18.00 saatleri arasında hizmet vermektedir.

    Abay Kunanbayev'in Mezarı: Semey'in 120 km güneybatısında bulunan Zhidebay'da yer almaktadır. Abay'ın doğumunun 150. yılı anısına 1996 yılında inşa edilmiştir. Mezarın yakınında "Orta Asya Yazılı Edebiyat Müzesi" bulunmaktadır.

     

    TARAZ

    Taraz, Jambıl Eyaleti'nin merkezidir. 1936-1937 yılları arasında "Mirzoyan", 1937-1997 yılları arasında da ''Jambıl'' olarak adlandırılmıştır. 1997 yılında adı Taraz olarak değiştirilmiştir. Taraz, Kazakistan'daki en eski yerleşim yeridir. Ancak istilalar, savaşlar ve doğal sebeplerden dolayı geriye çok kalıntı kalmamıştır.

    Taraz'a gelindiğinde ziyaret edilebilecek yerler:

    Karahan Türbesi: Mahmud Buğra Karahan'ın kabrinin üzerine 11. yüzyılda inşa edilmiştir. 1905 ve 1906 yılları arasında yıkılan kısımları yeniden onarılan türbe, Taraz şehir merkezine 4 km uzaklıktadır.

    Ayşa Bibi Türbesi: Türbede Karahan'ın eşi Ayşa Bibi'nin mezarı bulunmaktadır. Türbe, Taraz şehir merkezine 6 km uzaklıktadır. Pişmiş toprak tuğlalardan yapılmış olan türbe, orta çağ mimarisinin özelliklerini yansıtmaktadır.

    Kali Yunus Hamamı: 19. yüzyılda inşa edilmiş olan Kali Yunus Hamamı, Orta Çağ stilinde inşa edilmiştir. Halen faal olan hamam aslına uygun olarak restorasyondan geçirilmiştir. Şehir merkezinde bulunan hamam, ziyaretçilerine tarihte bir yolculuk fırsatı sunmaktadır.

    Antik Taraz Tarih ve Kültür Merkezi : Merkez, 10 hektarlık bir açık hava müzesidir. Bozkır medeniyetinin tarihine ışık tutmak maksadıyla uzun yıllardır burada arkeoloji ve araştırma çalışmaları yürütülmektedir. Kazılar sırasında bulunan geçmiş döneme ait eserleri görmek ve dokunmak için herkes bu sıra dışı yeri ziyaret etmektedir. Sergiler arasında asırlık sikkeler, ev eşyaları ve tabakların yanı sıra petroglifler bulunmaktadır. Burada cami, medrese ve hamam kalıntıları da keşfedilmiştir.

    Akyrtas Sarayı: Akyrtas Sarayı, Taraz'ın 48 km doğusunda yer almaktadır. Akyrtas Sarayı, Orta Çağdan kalma bir yapıdır ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Tarihçiler arasında ilgi uyandıran Akyrtas Sarayı'nda arkeolojik çalışmalar halen devam etmektedir.

     

    TÜRKİSTAN (YESİ)

    Eski adıyla Güney Kazakistan Eyaleti, günümüzde ise Türkistan Eyaleti olarak adlandırılan bu bölge, geçmişte büyük bozkırların ve Orta Asya kent medeniyetinin kesiştiği bir noktadır. Burada bulunan Türkistan, Sayram gibi şehirlerin yaşı bin yıllarla ölçülmekte ve şu anda kalıntılarını görebildiğimiz Orta Çağ'ın görkemli şehirlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Türkistan Eyaleti'ndeki Aksu- Zhabagly Doğa Koruma Alanı, Sır-ı Derya Türkistan Tabiat Parkı ve Sayram-Ugam Milli Tabiat Parkı gibi el değmemiş tabiat alanları doğaseverleri kendine çekmektedir. Ayrıca, Sarıağaç ve Burguluk bölgelerinden şifalı maden suları çıktığı için sağlık turizmi de gelişmiştir.

    Türkistan (Yesi)

    Kazak Hanlığı'nın eski başkenti olan Türkistan, Kazakistan'ın en eski şehirlerinden biridir. Türkistan'ın adı tarihi kaynaklarda  Yesi olarak da geçmektedir. Köklü bir geçmişi olan Türkistan, geçmişte olduğu gibi günümüzde de önemli bir ticaret merkezidir. 2018 yılına kadar Güney Kazakistan Eyaleti'ne bağlı olan Türkistan, 2018 yılında Türkistan Eyaleti'nin kurulmasıyla eyalet merkezi olmuştur. Eyalet merkezi olduktan sonra hızlı bir değişim göstermeye başlayarak yerli ve yabancı pek çok yatırımcıyı çekmiştir.  Türkistan şehrindeki tarihi ve turistik öneme sahip yerler şunlardır:

    Hoca Ahmed Yesevi Türbesi: Hoca Ahmed Yesevi 1093 ve 1166 yılları arasında yaşamış bir Türk şair ve ilk Türk mutasavvıftır. Hoca Ahmed Yesevi'nin vefatından sonra mezarının bulunduğu yere küçük bir türbe yapılmıştır. 12. yüzyılda yapılan küçük türbe yerine, yeni bir türbe yapımına 1389  yılında Timur'un emriyle başlanmıştır. Timur, Şiraz'dan mozaik, İsfahan'dan taş ve sıva ustaları getirtmiştir. Yapının mimarı İran'dan Hâce Hüseyin Şirazi'dir. Türbe, 1389 ve 1405 yılları arasında inşa edilmiştir. Türbenin ana girişi 18,2 x18,2 m boyutlarındadır. Ana bölüm Kazandık olarak bilinir. Bu bölüm, Orta Asya'daki en büyük kubbe olan 18,2 m çapında  bir tuğla kubbe ile kaplıdır. Kazandık bölümünün ortasında, dini amaçlar için kullanılmış olan Tai Kazan adında devasa tunç bir kazan vardır. Hoca Ahmed Yesevi'nin sandukası binanın sonunda, lahit bölümünün tam ortasında yer almaktadır. Mezar bölümünün 28 m yüksekliğinde kubbeli bir çatısı vardır. Kubbenin dışı, altın desenli altıgen yeşil sırlı çinilerle kaplıdır. Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin dış duvarları çini ve hat sanatının son derece seçkin örnekleri ile bezelidir. Türk-İslam kültür ve medeniyetinin ortak hazinesi ve kültür değeri olan bu yapının restorasyonu, TİKA tarafından 1993-2000 yılları arasında yaptırılmıştır. 2003 yılında UNESCO tarafından dünya mirası listesine dahil edilen Hoca Ahmed Yesevi Türbesi müze olarak ziyarete açıktır. Bu yapı hem Hoca Ahmed Yesevi'nin ebedi istirahatgahı olması hem de önde gelen Kazak Hanlarının buraya defnedilmiş olması sebebiyle dini ve tarihi açıdan çok önem arz etmektedir. 

    Esim Han Türbesi: Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin ana girişinden 12 metre mesafede bulunmaktadır. 1958 yılında yapılan arkeolojik çalışmalar neticesinde bulunmuş ve tekrardan inşa edilmiştir.

    Rabiya Sultan Begim Türbesi: Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin ana girişinden 60 metre mesafede bulunmaktadır. Rabiya Sultan Begim, Timur'un torunu Ulugbek'in kızıdır. Ebu'l Hayr Han ile evlenmiş, eşinin ölümünden sonra da 16 yıl kadar Yesi(Türkistan)'de yaşamış ve ölümünden sonra buraya defnedilmiştir.

    Şıgıs Monşası(Doğu Hamamı): Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin 80 metre güneybatısında  bulunmaktadır. 1580-1590 yılları arasında Abdullah Han tarafından yaptırılmıştır. 1975 yılına kadar hamam olarak kullanılmıştır. Orta Çağ mimarisinin özelliklerini taşıyan hamam, 1979 yılında müzeye dönüştürülmüştür.

    Kültöbe : Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nden 350 metre uzaklıktaki arkeolojik kazı alanında yer almaktadır. Yapılan çalışmalar Kültöbe'nin Yesi kentinin kalesi olduğunu göstermektedir.

    Han Sarayı: Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin 300 metre batısında yer almaktadır. 17. yüzyılın sonu ile 18. yüzyılın ilk yarısı arasında inşa edildiği düşünülmektedir. 2011 yılında sarayın ortaya çıkartılan bölümlerinden 15 tanesi, sarayın planını gösterecek şekilde yeniden inşa edilmiştir.

    Türkistan Tarihi Müzesi: 19. yüzyılın sonlarında kışla olarak inşa edilmiştir. Uzun yıllar kışla olarak kullanıldıktan sonra Türkistan Tarihi Müzesine dönüştürülmüştür.

    Türkistan Tarih, Kültür ve Etnografya Merkezi: Türkistan Etnografya Müzesi, Türkistan'ın merkezinde Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin yakınında yer almaktadır. Merkezde 8 sergi salonu, sanat atölyeleri ve  tarihçilerin araştırma çalışmaları için bir bölüm bulunmaktadır.

    Kazakistan Hoca Ahmed Yesevi Camii: Hoca Ahmed Yesevi Camii, Kazakistan’ın Türkistan şehrinde UNESCO tarafından dünya kültür mirası olarak kabul edilen büyük Türk mutasavvıfı Hoca Ahmed Yesevi Türbesi’nin hemen yanı başına inşa edilmiştir. Türk-Kazak dostluğunu yansıtan cami, klasik Kazak ve bölge mimarisi görünümüne sahip olmakla beraber, yapımında modern malzemeler kullanılmıştır. Orta Asya ve Selçuklu mimarisinden izler taşıyan, bölgedeki tarihi yapılarla da uyum içinde olan cami ve külliyede, kütüphane, aşevi, çok amaçlı salonlar, imam-müezzin odaları, sınıflar ve gasilhane gibi hizmet alanları bulunmaktadır. 3 bin kişinin aynı anda ibadet edebilme imkanına sahip olduğu Hoca Ahmed Yesevi Camii, milletimizin Kazakistan halkıyla kardeşliğinin bir nişanesi olarak inşa edilmiştir.

    Türkistan Garı: Türkistan şehri Orta Asya'daki önemli bir demiryolu kavşağıdır. 1904 yılında Orınbor-Taşkent demiryolunun inşası sırasında yapılan Türkistan Garı çarlık dönemi mimarisinin günümüze ulaşan örneklerinden birisidir. 1980 yılında restorasyon geçiren Türkistan Garı günümüzde de yolculara hizmet vermeye devam etmektedir.

    Ukaş Ata Mezarı : Türkistan şehrinin 35 km kuzeyinde, Babaykorgan köyünde bulunmaktadır. Halk arasında sahabelerden birinin mezarı olduğuna inanılmakta ve ziyaret edilmektedir. Mezarın yakınında 25 metre derinliğinde bir kuyu bulunmaktadır. Yerel bir inanışa göre,  kuyudan su çekebilen ziyaretçilerin dileklerinin kabul olacağına ve kuyudan çıkan suyun hastalıklara iyi geleceğine inanılmaktadır.

    Al-Khoja Ata Türbesi: Hoca Ahmed Yesevi'nin damadının mezarının üzerine 12. ve 15. yüzyıllar arasında inşa edildiği düşünülmektedir. Türbe, Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nin 2.5 km kuzeyinde yer almaktadır.

    Gaukhar Ana Türbesi: Hoca Ahmed Yesevi'nin kızının mezarının üzerine 12. ve 14. yüzyıllar arasında inşa edildiği düşünülmektedir. Türkistan'ın 4 km güneyinde, "Turkestan-Shauldir" yoluna 400 metre mesafede yer almaktadır.

    Arıstan Bab Türbesi: Arıstan Bab, Hoca Ahmed Yesevi'nin hocası olarak bilinmektedir. Orta Asya'da Müslümanlığın yayılmasında büyük pay sahibi olan Arıstan Bab'ın mezarı üzerine ilk türbe, 12. yüzyılda inşa edilmiştir. 18.yüzyılda gerçekleşen deprem sebebiyle yıkılan türbenin yerine yenisi inşa edilmiştir. 1909 yılında ise günümüzdeki şekliyle tekrardan yapılmıştır. 1971 yılında kapsamlı bir restorasyon geçiren türbede mescid, sanduka odası ve küçük bir müze bulunmaktadır. Arıstan Bab Türbesi, Türkistan'dan yaklaşık 63 km uzaklıkta bulunmaktadır.

    Otrar Şehri: Türkistan'a 60 km mesafede Arıs Nehri'nin, Siri Derya Nehri'ne döküldüğü noktada yer almaktadır. Otrar şehri, aynı zamanda Tarband, Turarband, Turar ve Farab adlarıyla da bilinmektedir. Burası, İslam dünyasının en büyük düşünürlerinden olan Farabi'nin doğduğu kenttir. Çok eski bir yerleşim yeri olan Otrar, İpek Yolu üzerinde yer almaktadır. Moğol istilasına kadar  İpek Yolu üzerindeki en zengin ve gelişmiş şehirlerden biri olan Otrar, kervanlar için önemli bir durak noktasıydı. Ayrıca, 1405 yılında Çin seferine çıkan Timur da Otrar yakınlarında vefat etmiştir. Günümüzde Otrar şehrinin kalıntıları arkelojik sit alanı olarak düzenlenmiştir. Yerli ve yabancı pek çok turistin uğrak noktası olan Otrar'da, arkeolojik kazılar halen sürmektedir. Otrar şehri 1998 yılında UNESCO tarafından dünya mirası listesine alınmıştır.

    Sauran Şehri: Sauran şehri Türkistan'dan 45 km uzaklıkta yer almaktadır. Orta Çağ'da İpek Yolu üzerinden Çin'e giden kervanların dönüş yolunda yer almaktaydı. Ticaret ağının içerisinde olması münasebetiyle oldukça gelişmiş olan Sauran'dan günümüze, şehri çepeçevre saran surlar, ana giriş kapısı, cami ve medrese kalıntıları ulaşmıştır. 2011 yılında şehrin kuzey kapısı, mescidi ve cami kalıntıları restore edilmiştir.

    Arpaözen Petroglifleri: Türkistan Eyaleti'nin Sozak bölgesinde Türkistan'a 150 km mesafededir. Arpaözen güneyden Karatau dağları ile çevrili, kuzey rüzgarlarından korunan doğal olarak sınırlandırılmış bir bölgedir. Uygun kaya yüzeyleri ve eski göç yollarının üzerinde olması sebebiyle petrogliflerin yoğun olarak görüldüğü bir bölgedir. Burada geçmişi, Bronz Çağı'na kadar uzanan kaya resimleri bulunmaktadır. Resimlerde av sahneleri ve savaş sahneleri tasvir edilmiştir.

    Kızılköl Gölü : Kızıklköl Gölü, Türkistan'a 140 km mesafedeki Kumkent yakınlarındadır. Kazakistan içerisindeki en iyi kuş gözlem noktalarından biridir. Göl havzasında, pembe pelikan, karabatak, kel kartal, kıvırcık pelikan ve altın kartal gibi kuş türlerine rastlanmaktadır.

    Karnak: Karnak, Türkistan'a 27 km mesafede yer almaktadır. Karnak'ın tarihi 9. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Hoca Ahmed Yesevi Türbesi'nde bulunan Tay Kazan, Karnak'ta imal edilmiştir. Karnak'ta yaklaşık 500 yaşında olan bir dut ağacı bulunmaktadır. Yerel bir inanışa göre bu ağacın Kuteybe bin Müslim tarafından dikildiğine inanılmaktadır.

    shapes
    shapes
    shapes